Song information On this page you can find the lyrics of the song Biz Üç Kişiydik, artist - Ahmet Kaya. Album song Bize Kalan, in the genre
Date of issue: 15.12.2016
Record label: Gam
Song language: Turkish
Biz Üç Kişiydik(original) |
Biz üç kişiydik; |
Bedirhan, Nazlıcan ve ben |
Üç ağız, üç yürek, üç yeminli fişek! |
Adımız bela diye yazılmıştı dağlara taşlara |
Boynumuzda ağır vebal, koynumuzda çapraz tüfek |
El tetikte, kulak kirişte ve sırtımız toprağa emanet |
Baldıran acısıyla ovarak üşüyen ellerimizi |
Yıldız yorgan altında birbirimize sarılırdık |
Deniz çok uzaktaydı ve dokunuyordu yalnızlık |
Gece uçurum boylarında, uzak çakal sesleri |
Yüzümüze, ekmeğimize, türkümüze çarpar geçerdi |
Göğsüne kekik sürerdi Nazlıcan, tüterdi buram buram |
Gizlice ona bakardık, yüreğimiz göçerdi |
Belki bir çoban kavalında yitirdik Nazlıcan’ı |
Ateşböcekleriyle bir oldu, kırpışarak tükendi |
Bir narin kelebek ölüsü bırakıp tam ortamıza |
Kurşun gibi, mayın gibi tutuşarak tükendi |
Oy Nazlıcan; |
vahşi bayırların maralı |
Nazlıcan; |
saçları fırtınayla taralı |
Sen de böyle gider miydin yıldızlar ülkesine? |
Oy Nazlıcan, oy, canevinden yaralı |
Nazlıcan; |
serin yayla çiçeği |
Nazlıcan; |
deli dolu heyecan |
Göğsümde bir sevda kelebeği |
Nazlıcan, ah Nazlıcan |
Artık yenilmiş ordular kadar eziktik, sahipsizdik |
Geçip gittik, parka ve yürek paramparça |
Gerisi ölüm duygusu, gerisi sağır sessizlik |
Geçip gittik, Nazlıcan boşluğu aramızda |
Bedirhan’ı bir gedikte sırtından vurdular |
Yarıp çıkmışken nice büyük ablukaları |
Omuzdan kayan bir tüfek gibi usulca |
Titredi ve iki yana düştü kolları |
Ölüm bir ısırgan otu gibi sarmıştı her yanını |
Devrilmiş bir ağaçtı ay ışığında gövdesi |
Uzanıp bir damla yaş ile dokundum kirpiklerine |
Göğsümü çatlatırken nabzımın tükenmiş sesi |
Sanki bir şakaydı bu, birazdan uyanacaktı |
Birazdan ateşi karıştırıp bir cigara saracaktı |
Oysa ölüm sadık kalmıştı randevusuna, ah |
O da Nazlıcan gibi bir daha olmayacaktı |
Ey Bedirhan; |
katran gecelerin heyulası |
Ey Bedirhan; |
kancık pusuların belası |
Sen de böyle bitecek adam mıydın? |
Konuşsana! |
Ey Bedirhan; |
ey mezarı kartal yuvası |
Bedirhan; |
mor dağların kaçağı |
Bedirhan; |
mavi gözleri şahan |
Zulamda suskun gece bıçağı |
Bedirhan, ah Bedirhan |
Biz üç kişiydik; |
Üç intihar çiçeği; |
Bedirhan, Nazlıcan ve ben |
Suphi! |
(translation) |
We were three; |
Bedirhan, Nazlıcan and I |
Three mouths, three hearts, three sworn cartridges! |
Our name was written as trouble on the mountains and stones |
Heavy plague on our neck, crossed rifle in our bosom |
Hand on the trigger, ear on the beam and our backs to the ground |
Rubbing our cold hands with hemlock pain |
We used to hug each other under the star quilt |
The sea was far away and the loneliness was touching |
Distant jackal voices on cliff heights at night |
It would hit our faces, our bread, our turkey. |
Nazlıcan used to rub thyme on her chest, she was smoking. |
We would secretly stare at her, our hearts would sink |
Maybe we lost Nazlıcan in a shepherd's pipe. |
It became one with the fireflies, it was consumed in a blink |
Leaving a delicate butterfly dead right in our environment |
Like lead, burnt out like a mine |
Vote Nazlıcan; |
marvel of wild hills |
Nazlican; |
her hair is storm-combed |
Would you go like this to the land of stars? |
Oy Nazlıcan, Oy, injured from his home |
Nazlican; |
cool highland flower |
Nazlican; |
crazy excitement |
A love butterfly on my chest |
Nazlican, oh Nazlican |
Now we were as lame as defeated armies, we were derelict |
We passed by, to the park and heart torn |
The rest is the feeling of death, the rest is deaf silence |
We passed by, Nazlıcan gap between us |
They shot Bedirhan in the back in a breach. |
Many great blockades |
Softly like a rifle sliding off the shoulder |
He trembled and his arms fell to the sides |
Death had surrounded him like a nettle. |
It was a fallen tree, its trunk in the moonlight |
I reached out and touched your eyelashes with a teardrop |
The sound of my pulse depleted as I crack my chest |
It was like it was a joke, he was going to wake up soon |
He would soon stir the fire and roll a cigarette. |
But death was faithful to his appointment, ah |
He would not be like Nazlıcan again |
Hey Bedirhan; |
specter of tar nights |
Hey Bedirhan; |
the scourge of bitch ambushes |
Were you the man to end up like this? |
Talk to me! |
Hey Bedirhan; |
oh tomb eagle's nest |
Bedirhan; |
fugitive of the purple mountains |
Bedirhan; |
gorgeous blue eyes |
Silent night knife in my stash |
Bedirhan, oh Bedirhan |
We were three; |
Three suicide flowers; |
Bedirhan, Nazlıcan and I |
Subhi! |