[1. |
Bölüm]
|
Katlanmak için hayata ve yaşadığımız çağa
|
Hezeyanlı şarkılar dinlerim ben demişti, onları dinlemiştik
|
Otelin 32. katının balkonundan aşağı bakmıştık intiharı romantize etmiştik
|
"Tanıştığımıza sevindim." |
demişti, tipim değilsin aslında ama
|
Kibar birisin o hoşuma gitti
|
Minibarı bitirdik, bi' sürü sigara içtik
|
Devreye girmiş yangın alarmı, adamın biri geldi, dedik "Neyse cezası yarın öderiz."
|
Kız "Hadi gel" dedi. |
"Oda servisini suistimal edelim biraz da.". |
Tamam dedim
|
Gece 3’te viski ile lazanya söyledik
|
İçtik, yedik
|
Beğenmedi dedi ki "Parmesanı az, fesleğeni fazla bunun."
|
"Böyle devam edelim ama sevişmeyelim." |
dedi, olur dedim, benim için fark etmez
|
"Bir sürü hayalim vardı." |
dedi, ama bende iş yok
|
Belki olurlardı, belki de olmazlardı ama böyle de hiç olmaz diye düşünmezdim
|
Gençtim ve düşüp duruyordum aşk tuzağına
|
Sadakatimi satıyordum bazen, alan yoktu
|
Vurmasaydım kendimi erkeklere ya da
|
Bir gün alışverişe, bir gün grup sekse
|
Belki gerçek olurdu o zaman
|
O zaman zaten olmasaydı da olurdu
|
[2. |
Bölüm]
|
Çenem açıldı
|
Benim de dedim delikler olmasaydı ruhumda anlardım belki
|
O zaman insanlar neye, ne der?
|
Ne düşünür, neyi sever?
|
Bilmezdim belki ama
|
Neyin var değeri bilirdim
|
Seyretmeseydim
|
Bu kadar yakından
|
Her şeyi, kendimi
|
O zaman anlardım belki
|
Kanın pompalanmasını
|
Damarlarını, kapakçıkları hissederdim
|
Şeytan doldurmasaydı içimi
|
Kullanışsız bir et parçasından hallice
|
Olurdum o zaman belki
|
Belki ürperirdim
|
Bir yağmurun sabahına
|
Dudaklarım buruşurdu
|
Ait olurdum bir yere
|
Bir parça olurdu elimde hayattan
|
Bir şeyi severdim belki
|
Ama atışını bile duymuyor kalbimin kendisi
|
Ve bir bakıyorum dere taşmış
|
Eğer her şey farklı olsaydı
|
Yemek değil, gölge arayan bi' köpek olurdum
|
En azından böyle “Hiç olmaz.” |
diye düşünmezdim
|
O zaman kırmızı reçeteler, hastane koğuşları da olmazdı belki
|
Şimdi vardığım yerde sefalet var
|
Anlıyorum, hayat başka yerde
|
"Sus!" |
dedi, "Amma konuştun, kararttın içimi. Seviş benimle." |
dedi
|
Duş alışının seslerine uyandım
|
Çıktı, "Kahve içelim mi?" |
dedim
|
"Boş ver." |
dedi, gitti
|
Bir iki kere rastladım ona or'da bur'da
|
Dedim "Bende kalmış, kolyen küpen filan."
|
"Ara sıra bak onlara." |
dedi, "Belki hatırlarsın beni."
|
Hatırlıyorum onu bazen
|
Viski ve lazanya
|
Parmesanı az, fesleğeni fazla |